Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | zevk alan | savorer n. |
General | zevk alan | enjoyer n. |
General | zevk alan | delightful [obsolete] adj. |
General | zevk alan | paradised adj. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | başkasının talihsizliğinden zevk alan | gloater n. |
General | zevk alan kimse | enjoyer n. |
General | rekabetten zevk alan kimse | gamer n. |
General | zevk alan kimse | pleasurer n. |
General | sevmediği bir yapımı dalga geçerek veya eleştirerek izleyip bundan zevk alan kimse | hate-watcher n. |
Computer | ||
Computer | çoklu bilgisayar oyunlarında diğer oyuncuları rahatsız eden ve bundan zevk alan oyuncu | griefer n. |
Psychology | ||
Psychology | eşinin bir başka kişiyle beraber olmasından zevk alan kimse | compersion n. |
Slang | ||
Slang | gereksiz ya da zevk için risk alan kimse | riverboat gambler n. |